- 16 Kasım 2024, Cumartesi - 00:17 tarihinde eklendi.
- Kategori Bilim & Eğitim
Hukuk insana Allah tarafından bahşedilen, bünyesinin ihtiyaç ve disiplinine uygun maddi ve manevi yarar ve nimetlerdir; yemek içmek, evlenmek, güven, huz...
Hukuk insana Allah tarafından bahşedilen, bünyesinin ihtiyaç ve disiplinine uygun maddi ve manevi yarar ve nimetlerdir; yemek içmek, evlenmek, güven, huzur gibi. Tarihte yazılı hukukun üç kitabı vardır. Yani hukuk kodlaması vardır.
Birincisi 6. Yüzyılda Doğu Romada yani Bizansta kral Jüstinyanın karısı TEODORA’nın yaptırdığı kodlamadır. Bu kodlamanın bütün olarak metni yoktur. İkinci hukuk kodlamasının yazılım tarihi 19. Yüzyıldır. Bu kodlamayı Fransız ihtilalini yapan tapınak şovalyeleri yapmışlardır. Almanya Fransa ve İngiltere gibi Bir çok ülkede mason mabetlerinde gizli pagan din kitabı KABALA referans alınarak yapılmış hukuk kodlaması kitabıdır. Yazılması 82 yıl sürdü ve tamamlanamadı. Napolyon denen şarlatana ithaf edildi. Oysa Napolyon’un hukuku belirleyecek bu alanda çalışacak bir kültür ve beyni yoktu. Kodlamayı hahamlar yaptılar. Bu hukuk kodlaması kitabının temel ilke ve kuralları; egemenlik, tekel, devlet, alkol, faiz, kumardır. Kabalada şeytan tanrı sayıldığı için şeytani içeriği vardır. Dünya devletleri ve Türkiye’mizde uygulanan hukuk bu hukuktur. Tüm anayasa, yasalar ve siyasi sistemler bu hukuk kodlamasına bağlıdır. Dünya üzerinde üçüncü ve son hukuk kodlamasını Osmanlı Türkleri yaptılar. 19. Yüzyılda bu hukuk doktrinini kitaplaştırıp adına MECELLE adını verdiler. Mecelle Rahmânidir. Mecelle Şeytani ilkelere karşıdır.
Mecelle hukuk kodlaması İslam dininin kutsal kitabı KURANı Kerîm referans alınarak hazırlanmıştır. Hazırlanılması Sekiz yıl sürmüştür. Mecelle Hukuk Kodlaması dünyada sadece İsrail’de uygulanmaktadır. İsrail’de faiz yasaktır. İsrail 1948 de kurulduğundan bu yana Mecelle hukuk kodlamasını resmen kabul etmiştir. Fakat tüm dünyada, Kabalacı kodlamanın dayatılmasına destek vermektedir. Türkiye’de Mecelle hukuk kodlaması için “şeriat, gericilik, kol ve ayak kesmek, el kesmek” olarak ezberletildi, öğretildi. Oysa mecellede veya Kur’an’da bu anlam ve kural yoktur. Yapay bir düşmanlık ve korku oluşturulmuştur. Türklerin yaptığı bu hukuk sistemini benimsemek veya istemek hapsi gerektiren bir büyük suçtur. Mecelle hukuk sistemini kodlayarak yazan ulema heyetinin başında Ahmet Cevdet Paşa vardır. Aşağıdaki maddeler “öcü, banal, gerici” diye ezberletilen Osmanlı Türk hukuk kodlamasından örneklerdir. Bu kitabın bulundurulması okunması uzun süre yasak ve suç idi.
Mecelleden Seçme Maddeler;
1- Şüphe ile kesin bilgi yok olmaz.
2- Bir kimsenin suçsuz olması esastır.
3- İddia eden delili getirir. İnkâr eden yemin eder.
4- Açıkça yanlış olan zanna itibar edilmez.
5- Sözde asıl olan, hakiki manadır.
6- Darlık vaktinde kolaylık göstermek gerekir.
7- Zorunlu ihtiyaçlar yasakları kaldırır.
8- Zarara zararla karşılık verilmez.
9- Zarar giderilmelidir.
10- Genel bir zararı gidermek için küçük zarar tercih edilir.
11- Zararın giderilmesi yarar elde edilmesinden önceliklidir.
12- Alınması yasak olanın verilmesi de yasaktır.
13- Zararın değişmesi ile hükümler değişebilir.
14- Nas’sın olduğu yerde içtihadın önemi yoktur.
15- Bir şeyin devam ettirilmesi ilk yapılmasından kolaydır.
16- Susana söz isnat edilmez. Ama ihtiyaç durumunda susmak “kabul”dür.
17- Yazmak, konuşmak gibidir.
18- Borçlu olmamak asıldır. Borç ileri süren, ispatla mükelleftir.
19- Zararın defi, faydanın celbinden evladır.
20- Zaman değişince hükümler de değişir.
21- Sözleşmenin amaç ve anlamı göz önüne alınır, söz ve yazılışı değil.
22- Kuşku, kesin bilgiyi gidermez.
23- Eskiden varolanın (yeni bir etken ortaya çıkmamışsa) aynen devam ettiği varsayılır.
24- İçtihat içtihatla bozulmaz.
25- Özel zarar, genel zarara tercih edilir.
26- Alınması hukuka aykırı olan şeyin verilmesi de hukuka aykırıdır.
27- Ticari örf ve adetler ticari sözleşmelerin şartı gibidir.
28- Söze bir anlam vermek, yok saymaktan iyidir.
29- Kanıt herkesi, ikrar ise sadece ikrar edeni bağlar.
Bu okunan maddeler Mecelle Hukuk Kodlamasından bazı maddelerdir.
Günümüz dünya mahkemeleri genelde yasa ve kuvvete bağımlıdır. Mahkemelerin başlıca ortakları çeteler, mafya, ideoloji ve siyasi örgütler, rant babalarıdır. Yasa kökenli güdümlü mahkemeler, egemen kabalistlerin giyotinidir. Ezoterik pagan hukukta tekelleşme yasaldır. Yasalar bu tekelleri inşa ederken en fazla ortaklarının gücünü kullanırlar. Marksist ihtilalciler için, egemenlikleri uğruna insanları sinek gibi öldürmek yasaların tanıdığı haktır. Dünyada en büyük tekel, insan beyni ve geleneği, hukuku üzerinde, devletlerin ve ortaklarının yasalar aracılığıyla kurdukları tekeldir. Kuvvetin koyduğu kural yine kuvvet ile uygulanır. Kuvvetin yasaklama ve zorlama karakteri, iradenin ise seçme yeteneği vardır.
-
ezoterik hukuk ve doğal İncelemesi